Melike Al

Melike Al

Mail: melike.al93@gmail.com

Mülteci sorunu

Bir süredir enflasyon,  ekonomik kriz diye ekranlarda gazetelerde haber yapılıyor. Ülke yangın yeri, mevcut hükümet 2050 yılının bile planını yapıp ilerde daha da iyi olacak  Umut tacirliği yaparken,  Türkiye'deki ekonomik krizin, işsizliğin, yoksulluğun sorumlusu bulundu: Mülteciler... Mevcut kriz, ekonomi kötü yönetildiği için değil, onlar geldiği için olmuş meğer... Oysa Türkiye'nin kimyasını değiştiren bu devasa göçün ardında bir utanç anlaşmasının yattığını hatırlamak için kısa bir hafıza tazelemesi yeter:

2015'te büyük göçmen akını başlayınca Avrupa Birliği acil önlem alma ihtiyacı duydu ve 19 Mart 2016'da Türkiye ile Mülteci Anlaşması imzalandı.

Dönemin Başbakanı Davutoğlu'nun "tarihi gün" dediği o günkü anlaşmaya göre "Türkiye, Ege adalarına geçen kaçak göçmenlerin tamamını kabul edecek, Avrupa ülkeleri de bunun karşılığında aynı sayıdaki yasal göçmeni Türkiye'den alacaktı.

Yani Türkiye'nin kabul ettiği her 1 mülteciye karşılık AB, 1 mülteci alacaktı. Türkiye'ye bu anlaşma karşılığında 3 milyar Euro ve iki ay içinde Avrupa'ya vizesiz seyahat imkânı vaat ediliyordu. Türkiye ise o süre içinde, AB'nin öne sürdüğü 72 koşulu yerine getirecek,mesela Terörle Mücadele Yasası'nın kapsamını daraltacak, yani demokratik leşecekti.

Olacak iş değildi. Büyük kandırmacaydı. Göç, vize, tam üyelik gibi birbiriyle alakasız konular bir çuvala konmuş, karıştırılmıştı. 3 ay sonra bilanço çıkarıldı:

Türkiye'ye o süre içinde 18 bin mülteci gelmişti. Avrupa ülkeleri bunlardan sadece 798'ini almıştı. Yani vaatlerin tersine, her 100 mülteciden sadece 4'ü alınmıştı.

Peki ya 2 ay içinde verileceği vaat edilen vize serbestisi? Tabii ki verilmemişti;

Kısacası  Ankara açıkça kandırılmıştı. "Tarihi" dediği anlaşmayı imzalayan Başbakan Davutoğlu o dönem görevden ayrıldı. Avrupa, bir boş vaat ve bir miktar parayla, devasa bir yükü Türkiye'nin sırtına yıkıp kendini kurtarmıştı.

Şimdi Türkiye, 5 milyona ulaştığı tahmin edilen mülteci nüfusuyla o yükün bedelini ödüyor. Irkçılık tırmanıyor, toplumsal tepki günden güne büyüyor  gerek kültürel faktör gerekse yaşam biçimi Türklere uymayan bu insanlar, son zamanlarda karışmış oldukları suç lar yüzünden elbette tepkinin hedefinde…

Aslında bir kandırma anlaşmasına imza atan Mevcut hükümet yada onu kandıran Avrupa Birliği değil, ülkelerindeki yangından kaçan mülteciler bulunuyor.

Yani Güçlüye gücü yetmeyen, acısını güçsüzden çıkarıyor.

Facebook Yorum

Yorum Yazın