Ahmet Özer: Herkese hizmet edip, adil olacağım

Kent uzlaşısı ve CHP Adayı Özer iddialı konuşarak;  Ekrem başkan demişti ben? İstanbul ittifakı kuracağım. Ben de Esenyurt ittifakı kuracağım kurdum da. Ben Cumhuriyet Halk Partisi’nin adayıyım. Bize Dem Partisi'de oy verecek çünkü Dem’in adayı yok.  Ve Dem Partisi’nin 100 binin üzerinde oyları var. Onların oylarını alacağız. Bize AK Partili seçmende oy verecek. Özellikle Doğu, Güneydoğu muhafazakâr seçmenle buluşuyoruz. Biz Gelecek partisine gidiyoruz. Biz Deva Partisiyle görüşüyoruz yani herkesten oy almaya talibiz burada rekor bir oyla Allahın izniyle seçimi kazanacağız. Onun için şunu önemsiyorum, ben asla insanlarımız arasında bir ayrım yapmayacağım, yönetirken de yapmayacağım. Bak Belediye Başkanı olduktan sonra da bana oy verdi ya da vermedi hesabı içinde de girmeyeceğim. Herkese hizmet vermeye çalışacağım, adil olacağım dedi.

BİZ TOPLUMSAL BARIŞI ÖNEMSİYORUZ

Esenyurt bir medeniyetler şehri olabilir çünkü her medeniyetten insan var. Burada yüzden fazla dil konuşuluyor. 81 İlden  göç almış ama maalesef Esenyurt şimdiye kadar hep kötü şeylerle gündeme geliyor. Bakıyorsun Asayiş olaylarıyla, cinayetlerle, kadın cinayetleriyle uyuşturucu belasıyla. Hâlbuki Esenyurt'ta Bir sürü işletme var, sanayi kentleri var, çok farklı olanakları var ben ilçenin bunlarla anılmasını isterim. O nedenle kentin. Barışı çok önemlidir. Kentsel barışı, toplumsal barışı önemsiyoruz. Bu anlamda da uzlaşma demokrasinin olmazsa olmasıdır.

Geçtiğimiz günlerde bir araya geldiğimiz AK Parti adayına da söyledim, bir savaşa girmiyoruz. Biz seçime gidiyoruz. Yarışa giriyoruz, nezaketle bunu yapalım. Yalana dolana yer vermeyelim, ahlaksızlık yapmayalım. Bunlardan çok var. Kalite getirelim mesela üzüldüğüm bir şey söyleyeyim. Ben AK Parti başkanı gördüm, bir yerde gittim, sarıldım, öptüm yanına oturdum gelip bana gazeteciler mikrofon uzattıklarında nezaketen sıramı ak parti adayına verdim. Sonraki gün bir Twitter gördüm Yurtseverlik duygusunu ölçmek için diyor. Siz kandil'e mi oy vereceksiniz yoksa bilmem ne yapacaksınız? O paylaşımı görünce çok üzüldüm dedi.

DEVLETİN HER KADEMESİNDE ÇALIŞTIM

Ben bu ülkenin yetiştirmiş olduğu ender profesörlerden biriyim. Devletin bütün kademelerinde çalıştım. Devlet planlama teşkilatında Recep Yazıcıoğlu'yla 2 sene yerel yönetimler özel ihtisas komisyonunda çalıştım. Gap idaresinde çalıştım. Milli Eğitim Bakanlığında çalıştım. Rahmetli Özal'la çalıştım. Rahmetli Demirel'le hem başbakanken hem de Cumhurbaşkanıyken çalıştım. Onlarca toplantı yaptım. Bir üniversitede bir insana nasip olacak her türlü görevi yaptım. Bölüm Başkanlığı yaptım. Ana Bilim Dalı Başkanlığı yaptım, Dekanlık yaptım, kurucu dekanlık yaptım, fakülteler kurdum, rektör yardımcılığı yaptım, rektörlük yaptım. Bu ülke beni vergileriyle okuttuğu bir profesör yaptı, bu günlere getirdi. Ben de ülkeme şükran borcumu ödemek için aday oldum benim.

Kandil’le,  terörle, teröristle benim ne alakam olabilir Twitler atıyorsunuz.  Ben bu ülkede 40 yıldır hizmet ediyorum. Bugüne kadar bir şey olmamış da bugün aday olduğumdan mı akıllarına bunlar geldi. Algı ve itibar suikastlığından yapmaktan başka bir işe yaramaz bu paylaşımlar. Bu yalanı atanlar bu yalana başvuranlar yarın belediyeyi ele aldıklarında neler yapmazlar? Zaten AK Parti dönemini yani 15 yılda neler yaptıklarını siz benden daha iyi biliyorsunuz.

Buradan sizin aracılığınızla söylüyorum Ben Ahmet Özer’den daha enerjiliyim, daha bilgiliyim. Benim projelerim ondan daha güçlüdür, diyen varsa televizyona çıkalım yarışalım. Artık yalancılardan, dolandırıcılardan halk usandı bıktı ya yani efendim kandil'le ittifaktan bahsediyorlar ya insan Allah’tan korkar yapmayın böyle bir şey olabilir mi?

Ya ben Cumhuriyet Halk Partisi’nin adayıyım Ama ben Demden de oy alacağım. Bunların korkusu o. Çünkü Dem’e oy veren 100 bin kişi var burada. Ama ben Demokrat parti'den de oy alacağım. Bakın Demokrat partinin adayıyla görüştüğüm müzakere ettim, kucakladım, adam beni desteklemek için adaylığından vazgeçiyor. Ben ak partililerin de oyuna talibimi ifadeleri kullandı.

ESENYURT’U RANTA KURBAN ETMEYELİM

Esenyurt'un adeta İstanbul'un bütün yükünü yüklendiğini dile getiren Özer, “İlçemiz tık nefes olmuş durumda. Neredeyse düşecek. Kentler de canlılar gibidir. Tavuklar gibi pat diye düşüp ölmezler ama içinde eğer nefes alamazsanız sizi de hasta eder. İçinde yaşayanları da hasta eder. Eğer bu şehrin yolları eğri büğrü ise binaları çürük, dişleri kırık ise hava koridorları, çevre düzeni yok ise yeşil alan yetersizse, geri kalmış ise orada rüşvet vardır. Bizim bunu düzeltmemiz lazım. Ulaşım sorunlarımız var. Park sorunu var. Maalesef uyuşturucu problemi var. Şehrimiz neden uyuşturucu ile kadın cinayetleri ile gündeme geliyor? Oysa şehrimizde 3 bin tane işletme var. Sanayisi ile gündeme gelsin. Bir silikon vadisi burada oluşturalım. İstanbul sanayisinin yüzde 23- 24'ünü Esenyurt teşkil ediyor. Biz bunu daha da büyütebiliriz. Bu güzel yanlarımız ile gündeme gelebiliriz. Eğitim problemi var. Koca Esenyurt'ta yeterince okul yok. 28 tane lise var koca Esenyurt'ta, devlet lisesi. 70-80 civarında ilk ve ortaokul var. Bir buçuk milyon nüfusu olan bir yere bunlar reva görülür mü? Koca Esenyurt'ta bir tane devlet hastanesi var. Ayrıca Esenyurt'un yeşile ihtiyacı var, çevreye ihtiyacı var. Bunların hepsi hiç edilmiş. Deprem olduğunda toplanma alanlarına ihtiyaç var. Bu alanlar ranta kurban edilmiş. Maalesef depreme dayanıklı binalar yeterince yapılmamış, zemin etütleri ile ilgilenilmemiş. Ve en önemlisi Esenyurt yüzden fazla dilin konuşulduğu, yüzden fazla ülkenin insanının geldiği, 81 ilden göç alan adeta küçük bir Birleşmiş Milletler gibi Biz burada toplumsal barış havası yaratmak durumundayız. Zaten siyasetin işi üretimi artırmak, adil bölüşümünü sağlamak. Belki en büyük projemiz bu olacaktır ve bunu Esenyurt'a hediye ettiğimiz takdirde İstanbul'a ve Türkiye'ye de hediye etmiş olacağız” diye konuştu.