Yeni rakibimiz ‘GAZETE ESENYURT!’ üzerine…

Esenyurt Belediyesi tarafından yayın hayatına başlatılan ‘Gazete Esenyurt’u bu haftaki köşe yazıma taşımak istiyorum.

Belediyenin hizmet birimlerinde ve sosyal tesislerinde vatandaşa ücretsiz olarak dağıtılan gazetenin hangi amaçla kurulduğu bilinmiyor. Büyük bir borç yükü altında hizmetlerini yürüten Esenyurt Belediyesi'nin hizmetlerini anlatmak için bir bülten çıkarmak yerine yerel basınla rekabet edecek şekilde aylık bir gazeteyi yayına almasını hayretle karşılıyorum.

Çok zor durumda olan yerel basına destek çıkmak yerine, belediyenin bu bütçe ile gazete çıkarmasını ve bizlerin ekmeği ile oynamasını etik bulmuyorum.

Nur Topu gibi bir gazetemiz oldu

Konuyu bilmeyenler için kaseti başa alalım. Yılbaşı öncesi yayın hayatına başlayan ve kucağımıza bomba gibi düşen Gazete Esenyurt’u görünce şoke oldum. İlk olarak belediyenin bir bülten çıkardığını düşündüm. Ama ismi biraz rahatsız ediciydi. Belediyelerin bülten çıkardıklarını biliyoruz. Bülten çıkartabilirler, haklarıdır da…

Ancak, bu yayının 2’nci sayısını gördüğümde niyetleri de anlamış olduk. ‘Yeterince yoktu! Nur topu gibi bir Gazetemiz daha oldu’ dedim.

Maksadınız ne?

Özellikle Esenyurt’ta bulunan sanayi kuruluşlarının üye oldukları ESİDER ile yapılan çalışma adeta yerel basının ekmeğine engel oldu. Şimdi siz gidip Belediye adına bir söyleşi yapacaksınız. Üstelik çıkarttığınız GAZETE’nin reklâmıyla yarışmamız söz konusu bile olamayacağı gibi; kapı kapı, tek tek, kişi kişi dağıtacaksınız. Malumunuz bizler reklâmlar, abonelikler ve zaman zaman yaptığımız özel haberlerle ayakta kalmaya hayatımızı idame ettirmeye çalışıyoruz. Bunları yaparken de zor şartlarda çalışarak kamuoyuna doğru haber alma hakkını gözetiyoruz. Bölgemizin sanayi kuruluşu ESİDER’e yarın gidip; ‘yerel basına destek olun, bir söyleşi yapalım’ desek, bizi kapıdan koymazlar artık. Çünkü artık reklâmlarıyla dağıtımıyla baş edemeyeceğimiz bir ‘Gazete Esenyurt’ var.

Esenyurtlular gözümüz aydın olsun. Meğerse basın bürosunda çalışan onca kişi boşuna değilmiş. Hatta o birimde çalışanlar arasında yerel basında görev yapmış arkadaşlarımız var. Bunun doğru olmadığını kendilerinin bildiğine eminim.

İlk sayısında gazetenin manşeti oldukça dikkat çekiciydi. Yakışıklı Başkanımın resminin olduğu haberde ‘İNSANI VE DAYANIŞMAYI MERKEZE ALDIK’ diyordu ve ben de şimdi soruyorum. Merkezde ‘GAZETE ESENYURT’ var. Neyinize lazım ki yerel basın!!!

Burada tamamen yanlış olan Belediye faaliyetleri yerine bölgemizin STK’larının reklâmını yapmaya kalkmaktır. Müsaade buyurun da onu biz yapalım. Eski köye yeni adet getirmeyin! Siz Belediyecilik yapın, gazeteciliği bırakın bizler yapalım. Ama yok ‘bunun devamını getireceğiz, olayı abartacağız’ diyorsanız EYVALLAH biz de ona göre gardımızı alırız.

Önümüzde ‘8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ’ var. Gazetenizde kutlama ilanlarını da görelim de bari tam olsun. Çünkü bir eksiğiniz o kalmış!

Esenyurt’ta hem okurlarımız, hem de siyasetinin önde gelen isimleri de durumun yanlışlığına işaret ediyor; "Belediye hakim durumunu kullanarak Esenyurt sınırları içindeki işletmelerden, esnaflardan reklam isterse ne olacak? Esnaf ya da işletme sahipleri, yerel basından böyle bir talep geldiğinde bütçeleri ve ihtiyaçları doğrultusunda rahatlıkla 'hayır' diyebiliyorlar. Ancak eğer bu talep belediyeden gelirse, aynı rahatlıkla 'hayır' diyebilecekler mi?"

Siz ne yaptığınızın halen daha farkında değilsiniz. Tarzım sert gelmiş olabilir ama birilerinin çıkıp bunu söylemesi gerekiyordu.

Ayrıca merak ettiğim başka bir husus ise; Belediyede her işi yaptınız. Her şey yolunda tastamam gidiyor, sıra gazete çıkartmaya mı geldi? Sayın Başkanın seçim vaatlerini biliyorum. Seçim dönemindeki vaatlerin olduğu bir kitapçığı bende duruyor. Mevcut kitapçıkta böyle bir vaadi yoktu. 2. sayıdaki manşette ‘O vaadi hayata geçiriyor’ haberi bu anlamda da çok manidar olmuş oldu.

Siz bilir misiniz bir yerel gazetenin nasıl çıktığını?

Siz bilir misiniz; soğukta, karda, yağmurda ayaklarının içine kadar su dolsa bile sırılsıklam olsa bile o fotoğraf makinasını mantonun içine sakladığını?

Siz bilir misiniz; Ağustos’un sıcağında alnındaki ter bacaklarından aktığında o habere nasıl gittiğini?

Siz bilir misiniz; Her zorluğa her sıkıntıya rağmen o haberi büyük bir şevkle yazdığını?

Siz bilir misiniz; O gazetenin mizanpajı yapılırken içinizdeki heyecanı?

Siz bilir misiniz matbaa parası için bizlerin yemekten içmekten fedakarlık yaparak, sefa için değil cefa çekerek o gazeteyi sizlere ulaştırdığımızı?

SİZ BİLİR MİSİNİZ BEYLER!!!

Her kamu kurumu gibi Esenyurt Belediyesi’nin de yerel basını destekleme sorumluluğu var. Yerel basını daha fazla destekleyerek, demokrasinin bu en önemli kurumlarını güçlendirmek yerine belediyenin gazeteciliğe soyunması kabul edilemez. Belediyenin kaynakları ile basılan ve künyesinde Belediye isminin bulunduğu bir gazetenin tarafsızlığı, gazetecilik ilkelerini gözetmesi de mümkün olmaz!

Bu yöndeki rahatsızlığımı tüm meslektaşlarım adına dile getiriyor ve meslek kuruşlarını göreve davet ediyorum…